Gerci muvaffak olmak, mesut mutlu olmak demek degildir. Insan muvaffak olur, cemiyet icinde özledigi yerin daha üstününü bile alir da, mesut olmayabilir. Servetin, iktidar ve söhretin son haddine varmis nice insan vardir ki, ici daima saadet dünyasinin hasretiyle yanip tutusur. Mükellef gösterisli apartmanlarda, göz kamastirici bir konfor ve lüks icinde yasayan insanlar görürsün ki, bunun hepsini bir günlük saadetle degismeye hazirdir. Cünkü, saadet tamamiyle gönül isidir. Ve icimizdedir. Onu kendi icimizden baska bir yerde sanip aramak ve saadeti sirf servet, iktidar ve söhrette görmek cölde serabi su zannetmektir.
Bununla beraber, saadetin yolu, muvaffakiyetin yolundan ayri da degildir. Ve saadet ülkesi, muvaffakiyet diyarinin, biraz daha ilerisindedir. Bu diyari asmadan saadete erismek, imkansiz degilse de, cok güctür. Muvaffak olmus bir insan icin saadete kavusmak ise kolaydir, yalniz birazcik daha gayret isidir.
Milli Egitim Bakanligi tarafindan ortaögretim kurumlarinca okunmasi tavsiye edilen 100 temel eserden biri olan Genclerle Basbasa kitabi, gencleri, zihn ve kalb yeteneklerini birlestirmeye cagiriyor.
