On dört yasindaki Enrico, yaz tatili boyunca her sabah vadide yasayan büyükbabasi Luiginin ziyaretine gider. Artik iyice yaslanan büyükbabasina koyunlari otlatirken yardimci olur ve bir yandan da eskiz defterine cizimler yapar. Enrico kücüklügünden beri cizer olmanin, Güzel Sanatlar Akademisine giderek dünyayi kesfetmenin hayalini kurmaktadir.
Zeytin agaclariyla cevrili, aydinlik ve neseli köylerinde, her sey her zaman nasilsa öyledir.
O agustos gününe dek her gün...
Yazar Rindert Kromhout ve cizer Annemarie van Haeringen, kücük bir Italyan köyünde yasanan yikici depremi anlatirken, hayatin ne kadar öngörülmez ve üzücü olabilecegine odaklanmak yerine, hayatta kalmak ve yasamak icin sevgiye ve hikayelere duydugumuz ihtiyacin altini ciziyor.
O Agustos Günü, kisa ama cok katmanli, yürekleri isitan bir öykü.