100. yilini tamamlamis olan Ekim Devrimi üzerine yeni calismalar, Devrimin bir merkezden baslayarak cevreye yayildigi seklindeki geleneksel algiyi önemli ölcüde kirmis bulunuyor. Ronald Grigor Sunynin 1972 tarihli Bakü Komünü kitabi bu acidan öncü bir eser olarak kabul ediliyor. Suny, Bakü Komününde yalnizca cevreden bir bakisla Sovyet Devriminin bütünlügüne katkida bulunmakla kalmamis, ayni zamanda devrim tarihi icinde son derece özgün bir deneyim olan Bakü Komününü gölgeden aydinliga cikarmistir. Emek tarihi genellikle büyük merkezlerle ilgilidir. Suny, Bakünün bütün celiskileri ve isci hareketinin kendine has özellikleriyle birlikte isci hareketi icin nasil önemli bir merkez haline dönüstügünü gösteriyor. Rus, Müslüman, Ermeni gibi farkli etnik gruplardan emekcilerin bir arada yasadigi kozmopolit bir petrol ve isci kenti olan Baküde Bolsevik önder Isdepan Sahumyanin önderliginde, Paris Komününden esinlenerek ilan edilen Komünün basardiklari ve karsilastigi sorunlar, toplumsal hareketler acisindan cikarilabilecek pek cok kissaya zemin olusturuyor. Siyasal tarihte nadir rastlanan bu demokratik ve bariscil gecisi Suny en ince ayrintilariyla resmetmekte. Bakü Komünü, ayni zamanda, Kafkasyanin kavgali iki halki -Ermeniler ve Azerbaycanlilar- arasindaki gerilimlerin tarihsel arkaplanina dikkat cekmesi acisindan da ilgiyle okunuyor.