kif Emrenin hayatinda yaklasik 20 yillik bir dönemin verimleri olan gazete-dergi yazilarinin bir külliyata dönüstürülmesi cabasi, dört kitaptan olusan, Islam dünyasi hakkindaki yazilarinin bir araya getirildigi Sinirsiz Isgal Haritalari ile büyük ölcüde tamamlaniyor.
Kudüs, Filistin ve Ortadoguya dair yazilardan meydana gelen bu dördüncü kitap ile Sinirsiz Isgal Haritalari birbirini tamamlamakta ve bir bütünlüge kavusmakta. Bu dört kitap, yazarin, degismez duyarliligi ekseninde, emperyal güclerin her türden sömürgelestirmeye maruz biraktigi cografyalara adeta sistemli bakisidir. Sömürgelestirmenin özünde acik veya örtülü siddet vardir ve siddet, köklere dogru tüm manevi varligi, fizik planda da her türlü var olusu, kendini insa edisi hedef almistir.
Ortadogu, Asya, Orta Asya, Balkanlar, Afrika, Dogu Türkistan, Arakan ya da Kirima yönelik dikkatler ilkesel olarak esittir. Yazilar, dünya haritasinin büyük bir bölümüne, konumlari itibariyla sanki birbirinden ayriymis gibi gözüken fakat sartlari bakimindan özünde esit bircok bölgesine dikkat kesiliyor. Söz konusu cografyalarin bizim icin ortak özelligi, hemen hepsinin emperyal güclerin isgal alani olmasi ve her birinin bu duruma karsi en az 100 yili asan bir süredir varolus mücadelesi vermesidir. kif Emrenin, hayati boyunca sekteye ugramadan isleyen ve bir yeryüzü adaleti arayisinda olan keskin bilinci, solugu hic kesilmeyen yazisi, bize, Müslümanlarin güc nefes aldigi bir dünyayi gösteriyor. Diyebiliriz ki, bu onun talibi az olan misyonuydu. Dogrusu, bu sonuc, misyonu mümkün kilacak bir muhatap vizyonunun var olup olmadigiyla birlikte düsünülmeli. Fakat, olusan yeni neslin gündeminde kif Emrenin bulundugu yer, onun durusunu takdir edenler icin övünc, kendisinin ruhuna ödül nedenidir.
kif Emre, gazete yazilarinda güncele olgusal yönleriyle ve kendi sabiteleri ile bakiyordu. Bir noktadan degil, bir merkezden konusuyordu. Yüzeydeki olaya, derindeki dinamikler ve düsünce prensipleriyle yaklasiyordu. kif Emrenin düsünce prensipleri nereden doguyordu Bu sorunun cevabini önümüze dünya haritasini sererek ve ona medeniyet degerlerimizle bakarak verebiliriz. Ve bir farki vardi. Emperyal isgal karsisindaki direnis mefhumu, tek basina degil, onda insa mefhumunun icindeydi. Yazilarindaki Sbaskalik da burada ortaya cikiyordu.
